Chelsea Stamford Bridge Stadı
Chelsea Stamford Bridge Stadı

Chelsea Stamford Bridge Stadı
2017 Güncelleme: 41 bin kişilik Stamford Bridge stadyumu benim aşağıda okuyacağınız ağır eleştirimden sonra nihayet yıkılacak. Sonunda 1905 yılında yapılmış ve 1990 yılında yenilenmiş stadyum yerine Chelsea takımına yakışır 500 milyon sterlin maliyetli 60 kişilik yeni kompleks 2021-2022 yılında tamamlanacaktır.
Stamford Bridge Stadı Ulaşım
Her şey bir arkadaşımın telefonuyla başladı… Normal bir şubat(2009) günü İngiltere Berkhamstad’ deki evimde otururken Slovak arkadaşım Peter aradı, heyecanlıydı. Emir en sonunda Chelsea maçına bilet buldum alayım mı diye sordu. Zaten her zaman İngiltere’ de her maça gitmeye hazır biri olarak hemen tamam dedim. Peter Chelsea taraftarıydı. Uzun zamandır maça gitmek istiyorduk. Fakat biletler altın, gümüş ( Fb deki gibi) kart sahibi üyelerin ve kombine sahiplerinin de olmasıyla hiçbir zaman kalmıyordu. Bu sezon Chelsea çok başarılı değildi . Ülkede Ronaldo’ lu Manchaster fırtınası esiyordu. Maç bileti diğer biletlerden daha ucuzdu, bir gariplik vardı. Normalde biletler 40-50 sterlin civarıyken bu bilet 22 sterlindi. Eee daha iyi ya işte ucuz bilet! Başka yol da yoktu zaten hepsi tükenmişti. Hiç düşünmeden aldık biletleri. Ne de olsa Abrahamoviç güvencesindeydik, ne de olsa Lampard’ ı izleyecektik. Olumsuz ne olabilirdi ki…
Biletleri internet üzerinden aldık. Biletler bir kaç gün içinde eve posta ile gönderildi. Her şey süperdi. Güzel bir cumartesi bizi bekliyordu. Rakip Wigan Athletic’ti. Planımız hazırdı. Önce trenle Londra merkeze gidecektik,

Camden Town
Oradan da metroyla dövmecilerin ve metalcilerin merkezi Camden Town a gidecektik. Türk büfesi dahil yan yana Tayland, Hint, Japon, Çin, İtalyan ve favorim Meksika yemekleri. Oradan da metroyla Stamford Bridge e geçtik. Ama gene bir sorun vardı. Bileti okuduğumuzda üzerinde ‘PERSISTENT STANDING IS NOT ALLOWED’= ‘ Sürekli ayakta durmak yasakkkk’ notunu fark ettik. Bu ne demek? Neyse gidince göreceğiz artık. Dünyanın en zengin kulüplerinden birinin stadı nasıl olabilirdi ki?

Maç günü geldi çattı. Trenle kısa bir Londra yolculuğundan, sonra Camden Town’da yemek yedik. Son durak ise stadyum. Etrafta medeniyetin simgesi atlı polisler. Ama yerler at dışkısı dolu. Normal tabi atı da Wc ye sokamazsın ya! Stadın burnunun dibinde güzel bir pub (Kazan gibi) buldum. Ama içerisi 40-50 yaş arası bayan ve bay doluydu. Taraftarlar bir yandan bira içerken diğer yandan da ayaklarıyla güm güm diye yere vurarak şarkılarla tempo tutuyorlardı. Peter beni uyarıyor. Göreceksin stadyum apartman gibi. Nasıl yani, acaba dil probleminden mi anlamıyorum diye düşündüm. İşte apartman gibi diyor.
Stadyuma yaklaşınca görüyorum aynen bir 4-5 katlı bina edasında dikilmiş bir stadyum. Hemen stadın yanında olan duvarda poster çekimimi yaptırıyorum. Tüm futbolcuların resmin arasında bir boşluk var. Oraya çömelip kendinizi takıma katıyorsunuz. Bu arada maç saati 15.00. Gece maçı hayal etmeyin diye belirtiyorum.

En sonunda stada vardık. Kural her stattaki gibi aynı, stadyum içinde bira almak ve içmek serbest. Yalnız, tribün kısmına sokmak yasak. İnsanlar fish and chips götürüp buz gibi bira yudumluyorlar. Tribüne yerleştiğimizde şunu fark ettik . Ya Peter ayakta durmakta bir sorun yok ferah burası alçak tavan değil ama ben karşı tarafın korner direğini ve etrafındaki %15-20 lik kısmı göremiyorum dedim. Nasıl olur? İnsanlar burada şampiyonlar ligi maçı izliyor, ama korneri kimin kullandığını göremiyorlar mı? İnönü Stadını bilenler için şunu diyebilirim, kapalıya yakın yeni açıkta oturanlar,yine kapalıya yakın eski açık önünden kullanılan kornerleri göremiyor!
Londra Eski Stadyumlar
Gerçekten hayallerim yıkıldı. Ama çok sevindiğim olay Chelsea‘ nin 1-1 giden maçta 88. dk da Lampard ile galibiyete ulaşmasıydı. Arsenal, Totthenam veya İngiltere Milli takım maçlarında görmediğim iyi bir kale arkası taraftar grubu ve sonlara doğru gelen golle sevinen polisler bana ülkemizi hatırlattı. Sonuçta Premier Lig’de bir maç izledim. Bu hiçbir zaman unutulmayacak bir anıydı. Sakın tüm statları böyle sanmayın. Emirates’te Wembley’ de ve Old Trafford’ da ağzım açık kalmıştı.